İçeriğe geç

Kategori: ÇANAKKALE ŞİİRLERİ

MEHMEDİM (2)

Aldırmaz kar, kış, soğuk ayaza
Buzda abdest alır, girer namaza
Rabbine açar elini, durur niyaza
Kabına sığmaz taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim
Ayrılmış ayrı bölük ayrı tabura
İçtima olmuş kışlasında sıra sıra
Eğitime gider postalını vura vura
Kabına sığmaz taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim
Yirmi yaşı aralarında askerde
Görevleri farklı başka bir yerde
Allah’a emanet, girmesinler derde
Kabına sığmaz taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim
Vatan sevgisi korkularına perde
Nöbet mahalleri her biri bir yerde
Derin mevzilerde, geceleri siperde
Kabına sığmaz taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim
Heyecanlı, sevinçli gitmiş askere
Koşar görevine göğsünü gere gere
Kimi şehit olmuş, kimi alır, teskere
Kabına sığmaz taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim

MEHMEDİM (1)

On dokuzu ana kucağında
Yirmisi Peygamber ocağında
Sonra Vatanın başka bucağında
Kabına sığmaz, taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim

Aslanlar gibi kükreyip coşar
Daima cepheden cepheye koşar
Vatanı için dünya sevgisini boşar
Kabına sığmaz, taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim

Vatan sevgisi ile dolup taşarlar
Daima zafer sevdası ile yaşarlar
Bu sevda ile yürür sınırlar aşarlar
Kabına sığmaz, taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim

Kimin ergen, kimin küçük yaşı
Kimin çavuş olmuş, kimin onbaşı
Tevhit nidaları ile çınlatır, dağı taşı
Kabına sığmaz, taşar Mehmedim
Şehadet aşkıyla yaşar Mehmedim
Zaferden zafere koşar Mehmedim
(2018)

ZIĞINDERE VAHŞETİ (3)

Dinler arası diyalog diyenler hak ile batılı birbirine katıyor
Zinayı suç olmaktan çıkarıp eli titremeden altına imza atıyor
Üç semavi din senaryosunu kim yazıyor kim oynayıp anlatıyor
Bu nesil şaşırmış birçokları da yüzünü Avrupa’ya dönüp yatıyor
Bu zafer öyle bir zafer ki tarihlerce İslam’ın gücünü anlatıyor

Bu vahşi Avrupa bir şeytani birlik kurmuş, bizi sorguluyor
İnsanlık dışı vahşice rezil, kepaze yasalarıyla bizi kurguluyor
Altmış yıldan beri taviz üstüne tavizler koparıyor bizi yargılıyor
Bu kadar tavizler yetmemiş gibide türlü oyunlar ile bizi sargılıyor
Bu zafer öyle bir zafer ki asırlarca küfrün vahşetini vurguluyor

Bu ne şaşkınlıktır ana caddeyi görmüyor, batıl sokağa sapıyor
Kısmi topraklarımız işgal, KİT’leri Siyonist yabancılar kapıyor
İslam’dan başka din var mı ki, İstanbul’u dinler bahçesi yapıyor?
Soruyoruz, ılımlı İslam, üç semavi din diyenler acep neye tapıyor?
Bu zaferi unutan gafil birileri İstanbul’u dinler bahçesi yapıyor

Bilmem Çanakkale de iki yüz elli üç bin şehidimiz niçin yatıyor?
O gün Çanakkale’yi geçemeyenler, bugün vatanımızda cirit atıyor
Ya Rab bu ne zillettir, kasaplar sığır eti yanında domuz eti satıyor?
Ey ecdat siz şanslı ve çok şereflisiniz, bu nesil savaşmadan batıyor
Bu zafer öyle bir Zafer ki bir hilal uğruna nice yıldızlar batıyor

Ya’ Rab acil sahipler gönder, nesil zillete düştü, azdıkça azıyor
Hz. Fatihim kaldır başını bir bak, levhalar Kostantinepol yazıyor
Batık Avrupa’nın nesine âşık bunlar kendi çukurunu kendi kazıyor
Bak hele şu kendini bilmez aciz gafile, birde kalkmış ecdada kızıyor
Bu zaferi gafiller unutmuşlar mı ki AB’ye övgü, methiye yazıyor

ZIĞINDERE VAHŞETİ (2)

Ey ziyaretçi o topraklar şehitler makamıdır pervasız basma
O topraklarda ilahi haller yaşandı hurafe deyip yüzünü asma
Ey Çanakkale ruhunu bilmeyen nesil, haddini bil, zehir kusma
Keramet haktır, acaba olur mu diye dudak büküp kendini kasma
Bu zafer öyle bir zafer ki o tarihi yüksekte tut alçaktan asma

Ey şehit evladı, o toprağı sıksan kan damlar sakın gafletle basma
Çanakkale ruhuna sahip çık, şu hurafe diyenlerin karşısında susma
Onlar anlamaz, bir zincirin iki ucunda iki duygusuz şekil, iki yosma
Kendini insan zanneden birinin elinde halka, birinin boynunda tasma
Bu zafer öyle bir zafer ki daima nesilden nesillere anlat hiç susma

Bunlar İslam dünyasından yüz çevirdiler galiba bozuldu şuurları
Tarihi camilerimiz başımıza yıkılırken onarıyorlar kilise ve surları
Ah, şimdi anlaşılıyor ki boşuna değilmiş Amerika ile Avrupa turları
Hz. Allah’ım bunlardan sebep kesme bizden rahmetini ve yağmurları
Bu zafer öyle bir zafer ki o gün denize gömdü yedi düvel gâvurları

Köylü çiftçi, işçi, memur, esnaf, üreticilerimiz eridikçe eriyorlar
Bu nasıl iştir tarım, hayvancılığı bitirdiler domuza teşvik veriyorlar
Bu şaşkınlar İslam’a hakaret edenleri karşılayıp yoluna halı seriyorlar
Yeter artık bu Avrupa hayranları sinirlerimizi iyice gerdikçe geriyorlar
Bu zaferi nasıl unutmuşlar ki bu vahşi, zalimlere değer veriyorlar

Ey ecdat, acı günler yaşıyoruz, bal ile zahiri birbirine katıyorlar
Cüz-i rakamlar ile Harran ovasını ve arazileri haramilere satıyorlar
Evlatlarımızı inancından dolayı ordumuzdan ve okulundan atıyorlar
Askerimizi şehit edenler ile inancını yaşayanları aynı kefede tutuyorlar
Bu zaferin kutsiyeti unutmuş mu ki AB girmek için can yatıyorlar?

ŞEHİT OLDUM ÖLMEDİM (2)

Kalleş, sinsi düşmanlar daima fırsat kollar
İnsanlık dışı akıl almaz vahşice karamboller
Yakıldı, yıkıldı, tabyalar, koğuşlar, karakollar
Kana boyandı deniz, sahil, vadi, sahralar, yollar
Analar bağrına taş bastı, ardından baka kaldı
Yiğitler din, namus, için düşmana karşı yol aldı

Annem dünyaya ben kendi isteğimle gelmedim
Yolumda, kaderimde ne olacak ben hiç bilmedim
On beşte, asker oldum ben hiç oynadım gülmedim
Vatanım için can, feda ağlayıp gözyaşımı silmedim
Analar bağrına taş bastı, ardından baka kaldı
Yiğitler din, namus, için düşmana karşı yol aldı

Mehmetçikler imkân vermedi etten duvar ördü
Kimin kolu, bacağı kopmuş kimin gözleri kördü
Görmese de olur, artık bu gözler göreceğini gördü
Ağlama anam kahraman yiğitler bu defteri de dürdü
Analar bağrına taş bastı, ardından baka kaldı
Yiğitler din, namus, için düşmana karşı yol aldı

Bu başlar eğilir amma Rükû da ve secdede ancak
Başlar secdeye vardıkça bu vatan asla batmayacak
Biz sahip oldukça bayrağı, hain eller hiç tutmayacak
Vatanı kutsal bilen, sahip çıkıp toprağını satmayacak
Analar bağrına taş bastı, ardından baka kaldı
Yiğitler din, namus, için düşmana karşı yol aldı

Bin canımız olsa feda olsun kutsaldır her taşımız
Kesilse de suyumuz, ekmeğimiz, erzakımız, aşımız
Kopsa da kolumuz, bacağımız, parçalansa, naaşımız
Eziliriz, kırılırız, ölürüz, amma, asla eğilmez, başımız
Analar bağrına taş bastı, ardından baka kaldı
Yiğitler din, namus, için düşmana karşı yol aldı

ÇANAKKALE ZAFERİ (3)

Ey mehmedim sen doğru yolda ali bir kulsun
Üzülme, bin canımız olsa da bini de feda olsun
Nice Mehmetler kutsal vatan uğruna fedailer idi
Yeter ki, din, namus, kutsal vatanımız, kurtulsun
Hak yolda tek vücut güçtük Sina çölünü geçtik
                              Elhamdülillah
Kanımızla sulansa karış, karış kutsal toprak
Ancak tüm kutsallarımızı hakkıyla ederiz idrak
Kan akıtıp canını feda eden o’ imanlı yiğitler idi
Vatan uğruna gazel gibi döküldüler yaprak yaprak
Hakkı duyduk Hakkın yardımıyla zafere girdik
                              Elhamdülillah
Yüce Mevlamız bu kutsal savaşlarda bize yar
Korkma, ey Mehmedim, kanımız hak yolda akar
Hakkın yardımı bu kutsal yolda daim bize var idi
Mevlanın yardımı olunca, dünya birleşse, ne çıkar
Hakkın yardımını aldık daima bu güçle direndik
                               Elhamdülillah
Mehmedim kutsal savaşta dökülecek kanın var
Korkma, fani dünyada kayıp edecek bir canın var
Bu yolda kan döker, can veririz, ecdat da böyle idi
Sonunda kurtulacak namus ve kutsal bir vatanın var
Hakkın emanetini kutsal Hak yolda savaşıp verdik
                               Elhamdülillah
Ey Mehmedim hak yoldasın, kaybedecek neyin var
Dünya imtihan ise kazanacak nice nice, çok şeyin var
Cihat yolunda şehit olanlar, Cennetle müjdelenenler idi
Sen hak şahadet yolundasın, Cenneti âlâda her şeyin var
Hak yolu seçtik Hakkın yolunda şahadet şerbetini içtik
                                Elhamdülillah

ÇANAKKALE ZAFERİ (2)

Ne büyük bir hikmet, deniz geçit vermedi
O derin hikmetlere asla beşerin aklı ermedi
Onlar İslam’ın şanlı, şerefli, asil askerleri idi
Onların gözünü düşmanın maddi gücü germedi
Hakka inandık, Hakkın yardımı ile dayandık
                                     Elhamdülillah
                               Elhamdülillah
Havadan denizden ve karadan topa tuttular
Sanki boğazı geçmek kolay gibi korkuttular
Dayan Mehmedim, dualar bizimle beraber idi
En büyük yardımcımız yüce Mevla’yı unuttular
Hakkın yardımını gördük, nice defter dürdük
                                      Elhamdülillah
Diren Mehmedim vatan için dökülse kanımız
Din namus bayrak toprak için çıksa da canımız
Yüce ecdadımız bu yolda hep böyle direnmiş idi
Yeter ki çiğnenmesin namus kurtulsun vatanımız
Hakkın emri ile bizde kutsal davayı sürdürdük
                                       Elhamdülillah
Yedi düvel yedi koldan kuşattı her yanımız
İşgal etmek istediler değerlerimizle vatanımızı
Dayan Mehmedim ecdat böyle direndi, böyle idi
Din, namus, vatan yoluna savaşır veririz canımızı
Hakkın emrine uyduk, can verip vatanı vermedik

Göğüsler siper oldu cesetten duvarlar örüldü
Yiğitler kükredi, kan yürüdü, defterler dürüldü
Ya’ Rab senin şanın ne yüce, nice ilahi haller idi
Gemiler denize gömüldü, nice bir hikmet görüldü
Hakkın adaletini serdik, zaferle murada erdik
                                       Elhamdülillah

ÇANAKKALE VE BEDİR

Yavrular on beş, on altı yaş araları
Kuzular cephede boş kalmıştır sıraları
Vurulup düşmüş toprağa ağırdır yaraları
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

İçtima ya durmuşlar kışlanın önünde
Acep şehadet cephenin hangi yönünde?
Bilinmez, nasıl ne zaman hangi gününde
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Tüfeği boyundan uzun sürünür yerde
Gidenler gelmiyor körpe kuzular nerde?
Kuzulardan ayrıldı, analar düştüler derde
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Analar yanar ağlar sızlar, bağrı, yüreği
Din, namus, vatan uğruna savaşın süreği
Ağlamayın artık vacip oldu savaşın gereği
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

İmtihandır dünya Müslümana dar imiş
Kaderimizde yolumuzda şehadet var imiş
Gör ancak Müslüman Müslüman’a yar imiş
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ DİPSİZ KUYU (3)

Yavrular on beş, on altı yaş araları
Kuzular cephede boş kalmıştır sıraları
Vurulup düşmüş toprağa ağırdır yaraları
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

İçtima ya durmuşlar kışlanın önünde
Acep şehadet cephenin hangi yönünde?
Bilinmez, nasıl ne zaman hangi gününde
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Tüfeği boyundan uzun sürünür yerde
Gidenler gelmiyor körpe kuzular nerde?
Kuzulardan ayrıldı, analar düştüler derde
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Analar yanar ağlar sızlar, bağrı, yüreği
Din, namus, vatan uğruna savaşın süreği
Ağlamayın artık vacip oldu savaşın gereği
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

İmtihandır dünya Müslümana dar imiş
Kaderimizde yolumuzda şehadet var imiş
Gör ancak Müslüman Müslüman’a yar imiş
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ DİPSİZ KUYU (2)

Kendi isteğimle bu Cihana gelmedim
Kaderde yoluma ne çıkar hiç bilmedim
Ağlama anam şehit oldum ben ölmedim
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Birçoğu henüz ergen yaşına gelmemiş
Başına gelecekleri ne bilsin hiç bilmemiş
Mutluluğa erişip sevinç gözyaşını silmemiş
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Cephe değil de sanki dipsiz bir kuyu
Gelenleri yutuyor belli değil ki eni boyu
Zalim, vahşilerin ne soyu, belli ne de huyu
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

On beşin de asker bir elli yavrunun boyu
Kana boyandı yollar, sahiller, boğazın suyu
İnsanlıkla asla bağdaşmıyor, zalimlerin huyu
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik

Yedi düvel adi düşman sarmış yedi koldan
Alçak zalimlerin kimi sağdan kimi de soldan
Gidenler gelmiyor dönüşü olmayan bu yoldan
Cepheden dönmeyi düşünüp gelmedik
Ağlamayın analar, şehit olduk, ölmedik